Blog
Blog
Gluten Nedir?
Gluten, buğday, çavdar, arpa gibi tahıllarda bulunan bir proteindir. Su ile oluşturduğu bileşiğin kimyasal özellikleri nedeniyle hamura elastik bir yapı ve kabarcıklı bir görünüm verir. Gluten, yiyeceklerde doğal olarak bulunabildiği gibi hem yiyeceklere hem başka ürünlere (diş macunu gibi) sonradan da eklenebilir. Ek olarak kontaminasyon yani bulaşma yoluyla da diğer ürünlere geçebilir (örneğin yulaf, doğal olarak glutensizdir ancak buğday ürünleriyle aynı yerde üretildiğinde genellikle gluten kontaminasyonu gerçekleşir).
Glutensiz Diyet Hangi Durumlarda Önerilir?
Glutensiz diyet (GD), gluten proteinine karşı oluşan bir inflamatuar yanıt olan Çölyak hastalığı (dünya nüfusunun %1-1.5’inin bu hastalıktan etkilendiği tahmin edilmektedir) için birincil ve en etkili tedavidir. Bu hastalığa sahip bireyler, hayatları boyunca mutlaka glutensiz bir diyeti takip etmeleri gerekir. Diğer taraftan çölyak hastalığı tanısının doğrulamasının tek yolu ise bağırsak biyopsisidir.
GD, özellikle medyada sağlıklı bir diyet şeklinde lanse edildiğinden glutensiz beslenmesi gerekmeyen birçok kişi sırf bu diyet popüler hale geldiği için bu şekilde beslenmeyi tercih ediyor. Bir araştırmaya göre 2009-2014 yılları arasında Amerika’da çölyak hastalığı oranları aynı kaldığı halde glutenden kaçınan kişilerin oranının %0,5'ten %1,7'ye yükseldiği görülmüştür.
Çölyak hastalığı dışında GD’nin araştırmalara konu olduğu ve kullanılabildiği bazı diğer hastalıklar ve durumlar ise şu şekildedir:
Gluten Ataksi: Araştırmalara göre GD’nin, gluten ataksisini (bağışıklık aracılı bir hastalık) tedavi etmede etkinliği kanıtlanmıştır.
Bilişsel Bozukluklar ve Nörolojik ve Zihinsel Hastalıklar: Yakın zamanda yapılan çalışmalar, gluten duyarlılığı ile nörolojik hastalıklar arasında bir ilişki olabileceğini göstermiştir ancak bu konuda kanıt düzeyi daha yüksek ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Örneğin; otizmli çoçuklara yönelik yapılan çalışmaların sonuçları çelişkilidir. GD’nin depresif bozukluklar üzerinde potansiyel etkilerinin gösteren kısıtlı sayıda bazı çalışmalar olsa da bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Gluten tüketimi ile şizofrenik bozukluklar arasında bir bağlantı var gibi görünse de bu konuda yapılan çalışmalar, genel olarak kanıt düzeyi düşük çalışmalardır.
İnflamatuar Bağırsak Hastalığı ve İrritabl (Huzursuz) Bağırsak Sendromu: İki farklı çalışmada ishal baskın irritabl bağırsak sendromu hastalarına, glutensiz diyet uygulandığında semptomlarda iyileşmeler gözlemlenmiştir. Çalışmalardan birindeki hastalar aynı zamanda çölyak dışı gluten duyarlılığına sahiptir. GD’nin, inflamatuar bağırsak hastalığında da potansiyel bir etkiye sahip olabileceği düşünülmektedir. Öte yandan çölyak hastalığına sahip olan hastaların, inflamatuar bağırsak hastalığı tanısı alma olasılığı, genel popülasyona göre daha yüksektir. Bazı çalışmalar, GD’nin ülseratif kolitli (inflamatuar bağırsak hastalığı) hastalarda etkili bir semptom yönetimi sağlayabileceğini göstermektedir.
Öte yandan çölyak dışı gluten / buğday duyarlılığı ile irritabl bağırsak sendromu (IBS) tanılarını birbirinden ayırt etmenin oldukça zor olduğunu unutmamak gerekir. IBS’nin semptomlarını yönetmek için birçok gıdanın yanında glutenli ürünlerin de belirli süreler dışlandığı FODMAP diyeti uygulanır.
Dermatitis Herpetiformis: Çölyak hastalığı olan kişilerin yaklaşık %10'unu etkileyen kronik, yoğun kaşıntılı, kabarcıklı bir cilt döküntüsüdür. GD ile tedavi oldukça etkilidir.
Çölyak Dışı Gluten Duyarlılığı ve Glutenden Kaçınan Kişiler
Çölyak tanısı almayan ancak glutene maruz kaldıklarında huzursuz bağırsak sendromuna benzer semptomlar (şişkinlik, mide ağrısı, yorgunluk gibi) yaşayan kişiler, çölyak olmayan gluten duyarlılığı grubu altında değerlendirilir. Huzursuz bağırsak sendromuna benzer semptomlar yaşandığından tanı koymak oldukça güçtür. Bu grupta yer alan kişilerde görülen yorgunluk, cilt döküntüleri ve eklem ve kas ağrısı gibi belirtiler, GD sonrası kısa bir süre içinde düzelir.
Glutensiz Diyetin Bazı Riskleri:
Bazı mikro besin ögeleri (B vitaminleri, demir, magnezyum, selenyum vb.) ve diyet lifi açısından yetersizlikler yaşanabilir.
Sağlıklı kişilerde yapılan bir çalışmada GD’nin, bağırsaklardaki yararlı bakterilerde azalmaya neden olabileceği gösterilmiştir.
Sırf glutensiz olduğu için paketli, aşırı işlenmiş ürünlerin tercihi artabilir. Araştırmalar bu riski azaltmak için doğal olarak glutensiz olan ürünlerin ( nohut, mercimek gibi kurubaklagiller ve karabuğday, kinoa, chia gibi psödotahıllar vb.) tercih edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Diğer taraftan birlikte yemek yemenin, tüm kültürlerde önemli bir yeri vardır. Bu nedenle glutensiz diyet gibi kısıtlayıcı diyetler sosyal izolasyona ve mutsuzluğa neden olabilirler. Sağlıklı bireylerin, sırf popüler olduğu için bu diyeti tercih etmesi, yeme davranışı bozukluğuna sebebiyet verebilir. Çalışmalara göre bu kişilerde ortoreksiya nervoza (basit olarak sağlıklı yeme takıntısı) görülme riski endişe vericidir ve sağlıklı yeme takıntısının yarattığı kaygı, daha düşük yaşam kalitesi ile ilişkilidir.
Ek olarak, glutensiz diyet daha maliyetlidir.
Çölyak hastalarının, hayatları boyunca glutensiz beslenmeleri gerektiğinden bu konulara yönelik, ilgili sağlık profesyonellerinden destek almaları kritik önemdedir. Diğer taraftan herhangi bir sağlık sorunu olmadığı halde sırf popüler olduğu için glutensiz beslenmeyi tercih eden kişilerin ise bu riskleri bilmesi ve bu konuda farkındalığın artması önemlidir.
Özetleyecek olursak;
Glutensiz diyete sıkı bir şekilde uyulmasını gerektiren tek durum çölyak hastalığıdır.
Bazı durumlarda gastrointestinal semptomları yönetebilmek (ishal baskın huzursuz bağırsak sendromu ve inflamatuar bağırsak hastalığı gibi) adına geçici olarak glutensiz diyet uygulanabilir.
Çölyak dışı gluten duyarlılığı için semptomları yönetmede kullanılabilir ancak hayat boyu uygulanmasına gerek yoktur.
Zihinsel, nörolojik ve bilişsel hastalıklarda etkili olduğuna dair kanıtlar yetersizdir ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Araştırmalara göre fibromiyalji, kronik otoimmün tiroidit ve endometriozis hastalıklarında glutensiz beslenmenin uygulanmasını önermek için yeterli kanıt bulunmamaktadır. Bu konularda kanıt düzeyi yüksek, daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktdır. Diğer yandan fibromiyalji hastalarında glutene ya da buğdayın herhangi başka bir bileşenine karşı duyarlılık olup olmadığı kontrol edilebilir.
Çölyak hastalığına sahip kişilerde Tip 1 diyabet görülme riski, genel nüfusa göre daha yüksektir. Bu nedenle Tip 1 diyabetli bireylerin çölyak açısından taranması önemlidir.
Mevcut literatüre göre sağlıklı kişiler ya da gluten ile ilgili herhangi bir rahatsızlığı olmayan kişilerde glutensiz diyet önerilmemektedir. Yine literatürde genel sağlıklı popülasyonda glutensiz diyetin faydalarına ilişkin kanıt yoktur. Buna rağmen araştırmalar, özellikle Batı ülkelerinde herhangi bir tıbbi zorunluluğu olmadığı halde nüfusun önemli bir bölümünün kilo vermek amacıyla glutensiz beslenmeyi tercih ettiğini gösteriyor. Genelde kişiler glutensiz beslendiklerinde beden ağırlıkları azalır ancak bunun nedeni, genellikle yüksek kalorilere sahip, işlenmiş rafine karbonhidratlı ürünlerin diyetten çıkarılması ile ilişkilidir. Yine aynı şekilde inflamasyonu tetikleyebilecek işlenmiş rafine karbonhidratlı ürünlerin, beslenmeden çıkarılması sağlık üzerinde de olumlu etkilere neden olur. Dolayısıyla bahsedilen bu sağlık faydaları glutenle ilgili değildir. Diğer yandan ihtiyaç olmadığı halde glutensiz beslenmek, beslenme eksikliklerine neden olabilirken, sosyal ve psikolojik açıdan da zorlayıcı olabilir.
Yararlanılan Kaynaklar:
Aljada, B., Zohni, A., & El-Matary, W. (2021). The Gluten-Free Diet for Celiac Disease and Beyond. Nutrients, 13(11), 3993.
Mazzola, A. M., Zammarchi, I., Valerii, M. C., Spisni, E., Saracino, I. M., Lanzarotto, F., & Ricci, C. (2024). Gluten-Free Diet and Other Celiac Disease Therapies: Current Understanding and Emerging Strategies. Nutrients, 16(7), 1006.
Manza, F., Lungaro, L., Costanzini, A., Caputo, F., Volta, U., De Giorgio, R., & Caio, G. (2024). Gluten and Wheat in Women's Health: Beyond the Gut. Nutrients, 16(2), 322.
Anahtar Kelimeler: gluten, glutensiz diyet, gluten hassasiyeti, glüten, glütensiz diyet, glüten hassasiyeti
23 Aralık 2024